Taraf'ın yazarı Ahmet Altan'da Muhteşem Yüzyıl tartışmalarına katıldı.Gene başbakana muhalif ve ilginç yazısıyla.Meğerse Ahmet Altan Rumların torunuymuş.Ahmet Altan laflarına Rum torunu olduğu kanıtlayacak Türklere hakaret içerikli sözleriyle başladı.Kabul etmemiz gerekirmiş;bizTürkler hiçbir icat edemeyiz sadece palavracıyız.
Türkler Anadolu'ya kaç kişiyle gelmişler.Türkiye'deki 70 milyon nufüs özbeöz Türk mü diye sorduktan sonra bu ülkede daha önce Rum,Ermeni ve Hristiyanlar olduğunu Topkapı'da da bir Kilise olduğunu hatırlatıyor aklınca...
Bunu zaten herkes biliyor;Anadolu'ya gelen Türklerin buraların ahalisiyle kaynaştığını 70 milyonun saf Türk olmaması Türk ecdadına hakarete gerekçe olamaz.
Başabakan dahil Kanuni'nin dedesinin II.Beyazıd'ın babasını kimse bilmiyormuş aramızda onun için onlara yapılacak hakarete sukut etmemiz lazım.
Derdin ne yaran mı var?Niye gocunuyon? Ermeni torunu olabilirsin kimse seni dışlamıyor atalarına da hakaret etmiyor.Bu demek değildir ki başakasının ecdadını palavra diye niteleyecen olmadık sıfatları yaşam tarzını,senaryo,film oyunlarıyla çaktırmadan yaftalayacan.
Kahpe Bizans niye ecdada hakaret sayılmıyor diye sormuş Altan o filmi yapan Yeşilçam zihniyetini gayet iyi biliyorsun.Malkoçoğlu'ya sözde seferdeyken (sefer kutsal bir görevdir) imparator kızıyla zina ettiren çarpık bir zihniyet.
İşte Ahmet Altan'ın Taraf'taki yazısı;
Kabul edelim ki biz Türkler pek bir şey “icat” edemeyiz ama iyi uydururuz.
Belki en palavracıları en yukarılara çıkarmamızın nedeni de budur, belki de siyaseti de bir uydurma yarışması sanıyoruz.
En iyi uydurduğumuz şeylerin arasında herhalde “tarih” güzide bir yer tutar.
“Ecdadımız” palavraları kabul edeyim ki ben en çok sevdiklerim arasındadır.
Bizim “ecdadımız” dediğimiz halifelerimiz efendilerimizin, o “attan inmeyen” padişahlarımızın hemen hemen hepsinin dedesinin Hıristiyan olduğunu hatta bir kısmının da papaz olduğunu biliyorsunuz değil mi?
Aranızdan bir kişinin, Başbakan da dâhil, Kanunî’nin dedesinin adını bilmediğine eminim.
II. Bayezid diye öyle öyle bilgiç bilgiç gülümsemeyin, o babasının babası, annesinin babası kimdi?
Peki, halife efendilerimizin sarayı Topkapı’nın bahçesinde neden bir kilise var?
Peki, bizim ecdadımız dediğimiz Osmanlı’dan önceki atalarımız kimler?
Osmanlı kim peki?
Osmanlı’nın Kayı Aşireti’nden çıktığını biliyorsunuz diyelim, Kayı Aşireti hakkında ne biliyorsunuz?
Çok fazla bir bilginiz olamaz çünkü tarihte de çok fazla bir bilgi yok, Kayı Aşireti’nin varlığı bile kuşkulu.
Biraz daha geriye gidelim.
Osmanlı 1299’da kuruldu, Türkler Anadolu’ya 1071’de geldi.
Alparslan’la birlikte Anadolu’ya kaç Türk geldi?
“Türkler kim” sorusunu atlayıp başka soruya geçelim.
Bugün “Türk” olduğunu söylediğimiz 70 milyon insan Alparslan’la birlikte gelen “Türklerin” özbeöz çocukları mı?
Yoksa biz o gelen Türklerle Anadolu’da o zamanlarda yaşayan Bizanslıların, Ermenilerin, Rumların, Kürtlerin ortak çocukları mıyız?
Nasıl oluyor da “ecdadımız” sadece Türkler ve Müslümanlar oluyor o zaman?
Ecdadımız arasında Bizanslılar yok mu?
“Kahpe Bizans” demek neden ecdadımıza hakaret sayılmıyor?
Çünkü tarihi uyduruyoruz.
Yorumlar
Yorum Gönder